Haber7.comun haberine göre: Dünyanın gözü Ak Partinin üzerinde. Ak Parti Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı ve MKYK Üyesi Sema Kırcı, AK Parti'nin sandık başarısının dünyada da ilgi çektiğini söyledi. AK Parti'nin başarısını inceleyen siyasetçiler ve analizler olduğunu söyleyen Kırcı, "AK Parti'yi tanımak ve başarısının sırlarını öğrenmek isteyenler başvuruda bulunuyor; biz de tecrübe paylaşımı çerçevesinde partimizi ve yaptıklarımızı anlatıyoruz. Diye açıklama yapmış ve devam etmiş. Ben haberin detayına girmeyeceğim. Sema Hanım haberde kendine göre başarının nedenlerini anlatmış. Ben olaya böyle bakmıyorum. Bunlar da tabi ki başarıyı oluşturan etkenlerdir. Bence asıl etken başka.
Şöyle bir hatırlayalım. Belediye Başkanlığı döneminden önce İstanbul susuzluktan kavruluyordu. Tayyip Erdoğan başkan olduktan sonra yaptığı icraatlarla kısa sürede kendini gösterdi. İstanbul’un kaderi haline gelmiş su sorununu da çözdü. O günden beri İstanbul’da su sıkıntısı yaşanmıyor. Önceki belediye başkanına sordular. Sizin zamanınızda susuzluk ciddi bir sorundu, nasıl oldu da çözüldü. Madem çaresi vardı siz niye çözmediniz? Sıkı durun, CHP’li belediye başkanı bilimsel açıklama yapacak. Cevap: Bu adam torpilli. Yukarısıyla anlaşması var, o başkan olunca yağmurlar yağmaya başladı, susuzluk bitti. Böyle bir cevaba güldük geçtik tabi.
Aradan yıllar geçti, torpilli adam Başbakan oldu. Çok ta güzel işler yapmaya başladı. Seçimlerde oyunu artırdı. Derken yıprandı. Her yükselişin bir düşüşü vardır. Tam Ak Parti düşüşe geçiyor bu seçimlerde işi zor dedik. CHP imdada yetişti. Bir Cumhurbaşkanlığı krizi çıktı. Hukukun üstünlüğü kullanıldı. Hukuk yeni bir anlayışla tanıştı. 367 sihirli sayı olarak kullanıldı. Dedik ya adam torpilli. Yukarısıyla anlaşması var. Bu adama sihir, büyü sökmüyor. Sihir tersine döndü. Oylar düşeceğine yine yükseldi.
Aradan zaman geçti. Torpilli adam, en büyük darbeyi, en çok destek verdiği kesimden aldı. Fırsat bu fırsat tüm muhalifler, içerden de destek alarak bu sefer yıktık dediler. Ne yalan söyleyeyim ben bile eyvah bu sefer yıkılacak ve biz de yıkıntının altında kalacağız diye düşündüm. Galiba yukarısıyla yapılan anlaşmanın süresi doldu diye düşündüm. Tüm dünya 30 Mart seçimlerini bekledi. Seçimler bitti, sonuçlar alındığında anladık ki sözleşmenin ya süresi bitmemiş ya da aynı şartlarla yenilenmişti.
Tablo ortada: İster oy oranlarına bakın, ister büyükşehirlere, ister illere bakın, nereye bakarsanız bakın. Sonuç aynı. Belediye meclislerine bakın: İlçe belediyelerindeki 392 üyeden; 278 Ak Parti, 87 CHP, 24 MHP, 3 SP. Çok çarpıcı değil mi? Muhalefet elindeki tüm cephaneyi tüketti, dış destek aldı. Öyle böyle değil, her türlü desteği aldı. Düne kadar iktidarı destekleyen bir kısım medya, haberleri Tayyip Erdoğan düşmanlığına dönüştürdü. Allah, kitap, din, iman her şey ortaya sürüldü. Dedik ya adam torpilli. Yıkılmıyor bir türlü. Yukarısıyla anlaşması var diyen adam da CHP’li idi. Ama ben de dahil hepimiz adamcağıza güldük geçtik. Adam ne kadar da haklıymış. Değil mi?
En derin muhabbetle herkese saygılarımı sunuyorum.