Kamuda tasarruf önlemleri alınırken, genellikle itibardan tasarruf edilmediği gözlemlenmektedir. Kamu kurumları, tasarruf tedbirleri alırken genellikle halkın gözünde itibarlarını korumaya özen gösterirler. Ancak bu durum, asıl amacın tasarruf yapmak olduğu gerçeğini göz ardı etmektedir. Kamu kurumlarının itibarlarını korumak için gereksiz harcamalar yapmaları, asıl hedef olan mali disiplini sağlamak yerine, popülizme ve gösterişe yönelik bir yaklaşımı ortaya koymaktadır.
KAMU KAYNAKLARININ BOŞA HARCANIYOR
Kamu kurumlarının itibarlarını korumak için gereksiz harcamalar yapmaları, aslında halkın çıkarlarına zarar vermektedir. Çünkü bu gereksiz harcamalar, kamu kaynaklarının israf edilmesine ve halkın ihtiyaç duyduğu alanlara yeterli kaynak ayrılamamasına neden olmaktadır. Kamu kurumlarının itibarlarını korumak için lüks araçlar kiralaması, pahalı etkinlikler düzenlemesi veya gereksiz yere reklam harcamaları yapması, asıl amacın unutulmasına ve kamu kaynaklarının boşa harcanmasına yol açmaktadır.
Kamu kurumlarının tasarruf önlemleri alırken önceliklerini gözden geçirmesi ve asıl amaca odaklanması gerekmektedir. İtibarlarını korumak için gereksiz harcamalar yapmak yerine, gerçekten önemli olan alanlara yatırım yapılmalı ve kamu kaynakları israf edilmemelidir. Kamu kurumlarının halkın çıkarlarını göz önünde bulundurarak tasarruf tedbirleri alması, hem mali disiplini sağlayacak
NİYET SAMİMİ DEĞİL
Hükümetin gündeminde olan kamuda tasarruf önlemleri konusu, halk arasında pek de inandırıcı ve gerçekçi bulunmuyor. Çünkü hükümet, saray harcamalarını, uçaklarını ve kamuda kullanılan lüks araçlarını satmayı reddediyor. Bunun yanı sıra, konvoylarını ve kamuda görevlendirilen korumaları da azaltmıyor. Hazine korumalı döviz kurundan inşa edilmiş köprüler ve yollar da halkın tepkisini çekiyor.
Son zamanlarda ülkemizde sıkça gündeme gelen kamuda tasarruf önlemleri konusunda ciddi bir sorun olduğunu düşünüyorum. Hükümetin sıkça dile getirdiği tasarruf önlemleri, maalesef gerçek anlamda uygulanmıyor ve sadece göz boyama amacı taşıyor. Örneğin, saray harcamaları hala kontrol altına alınmış değil ve lüks uçaklarla yapılan seyahatler devam ediyor. Kamuda kullanılan alman markalı lüks araçların satılmadığı takdirde, tasarruf önlemlerinin ne kadar etkili olabileceği de tartışılır bir konu.
TASARRUF ÖNLEMLERİNİN ETKİSİZ
Ayrıca, kamuda görevlendirilen korumaların sayısı da oldukça fazla ve bu da gereksiz bir harcama kalemi olarak karşımıza çıkıyor. Hazine korumalı döviz kurundan inşa edilmiş köprüler ve yollar da tasarruf önlemleri kapsamında ele alınması gereken konular arasında yer alıyor. Kamu ihalelerinde yaşanan yolsuzluklar ve kamunun yüksek fiyatlarla kiraladığı binalar da tasarruf önlemlerinin etkisiz olduğunu gösteren bir diğer örnek olarak karşımıza çıkıyor.
MAKAM ARABALARININ SATILMASI
Kamuda tasarruf önlemleri kapsamında çalışan personelin toplu taşıma araçlarını kullanması gerektiği açıklandı. Ancak bu kararın sadece personeli değil, makam sahiplerini de kapsaması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü eğer personel toplu taşıma araçlarını kullanacaksa, makam sahiplerinin de aynı şekilde davranması adaletli olacaktır. Ancak maalesef bu konuda bir adım atılmıyor ve makam arabaları hala kullanılmaya devam ediyor.
Makam arabalarının satılması konusunda bir adım atılmaması, kamuda tasarruf önlemlerinin ciddiyetini sorgulamamıza neden oluyor. Personelin toplu taşıma araçlarını kullanmasıyla yapılan tasarruf miktarı oldukça düşük kalırken, makam arabalarının kullanılmasıyla yapılan harcamaların devam etmesi mantıksız bir durum oluşturuyor. Bu durumda, kamuda gerçek anlamda tasarruf sağlanması için makam arabalarının satılması ve makam sahiplerinin de toplu taşıma araçlarını kullanması gerekmektedir.
Üstelik, makam sahiplerinin toplu taşıma araçlarını kullanması sadece tasarruf açısından değil, aynı zamanda toplumsal bir mesaj da içermektedir. Makam sahiplerinin de diğer vatandaşlar gibi toplu taşıma araçlarını kullanması, eşitlik ve adalet duygusunu pekiştirecek ve toplumda birlik ve beraberlik duygusunu güçlendirecektir.
Sonuç olarak, kamuda tasarruf önlemlerinin gerçek anlamda uygulanması ve gereksiz harcamaların önlenmesi gerekiyor. Aksi takdirde, hükümetin sıkça dile getirdiği tasarruf önlemleri sadece boş laflardan ibaret kalacak ve ülke ekonomisine herhangi bir katkı sağlamayacaktır. Bu konuda ciddi adımlar atılması ve gereksiz harcamaların önlenmesi için etkili politikaların hayata geçirilmesi gerekmektedir
