DEPREMDE 7 BİN 830 BİNA HASAR GÖRDÜ
17 Ağustos 1999 depreminde sonra oluşturulan 2000 yılı icmal dökümlerine göre; İzmit Belediyesi sınırları içerisinde 29 bin 412 adet bina bulunmaktaydı. Marmara Depremi sonrasında; 7 bin 830 adet bina hasar görmüştür. Bu rakamlara göre oluşan oranda mevcut binaların % 26’sının hasar gördüğü ortaya çıkmıştır. 17 Ağustos 1999 da yaşanan deprem ile bölgemizde; 941 ağır hasarlı binadan 44 adetinin yıkılmadığı, 1368 orta hasarlı binadan 243 adedinin onarılmadığı, 4693 adet az hasarlı bina olduğu tespit edilmiştir. Kalan hasarlı binalar için, yapılan onarımların ruhsatlı olmadığı, yasal süreç içerisinde yıkılamadığı, mahkeme süreçlerinin uzun olduğu görülmüştür.
DEPREM FELAKETİNİN İKİ AYAĞI VAR
Deprem sonrası yapılan çalıştaylar, konferanslar ve araştırmalar başımıza gelen bu felaketin zararlarının iki ayağı olduğunu göstermiştir. İlk ayağı kalitesiz yapılar olup, ikinci ayağı ise bilinçsizliktir. İzmit Belediyesi olarak bu iki konu üzerinde önemli çalışmalar yaptık. Her şeyden önce okullarımızda öğrencilerimize doğal afet bilinçlendirme eğitimleri verdik.
RİSK HARİTAMIZ VAR
Yaşan felaketin ardından belediyemizin Zemin Araştırma Birimi ilçemizin tüm mahalle ve köylerini gezerek risk analizlerini yapmıştır. Bugün şehrimize ait bir risk analiz haritamız bulunmaktadır.
Felaketin diğer ayağını oluşturan bina kalitesi için de ilk günden şehrin planları üzerinde yapılan çalışmalarla işe başladık. Tüm planlar revize edildi. Bölgenin tamamının zemin etütleri hazırlandı ve zemine göre kat adetleri revize edildi. Yapı denetim sistemi getirildi ve belediyelerin dışında yeni yapılan ruhsatlı binaları takip eden kuruluşlar meydana çıktı. Böylece binanın her aşaması kontrol edilebilir oldu. Demir, beton numuneleri alınarak kontroller sağlandı.
AMACIMIZ “0” CAN KAYBI
. İzmit Belediyesi olarak yeni yapılan tadilat veya ilave yapılan tüm binalarda yasa ve yönetmelikle gereği yapılması gereken hiçbir detayı kaçırmadan çok hassas davranarak kontrollerimizi yapıyoruz. Aynı hassasiyeti Yapı denetim kuruluşları, müteahhitler ve vatandaşlarımızdan bekliyoruz. Amacımız olası bir depremde “0” can kaybı ile kurtulmaktır.
RİSKLİ 358 BİNA YIKILDI
Ayrıca yapılan çalışmalar ve 6306 sayılı yasanın uygulanması neticesinde kentimizde riskli yapı kapsamında 358 adet bina yıkılarak yeni ruhsat verilmiştir. Metruk binaların yıkımı ise Yapı Kontrol Müdürlüğümüzce devam etmektedir.
ZEMİN ETÜDÜ ÇOK ÖNEMLİ
Güvenli bir bina inşa etmenin ilk adımı zemin etüdü yapılarak zemin raporu oluşturmaktır. Binaların yükünü taşıyan zemindir. Kimi yerlerde taşıyıcılık özelliği yüksek kimi yerde ise düşüktür. Yani her zeminin kaldırabileceği yük farklıdır. Zemin raporunda tavsiye edilen zemin türü, temel derinliği, zeminin taşıma gücü göz önüne alınarak bina projesi çizilmeli, belirlenen yüklere göre temelin özellikleri detaylı olarak hesaplanmalıdır.
PROJEDE BİNANIN NE AMAÇLA KULLANILACAĞI ÖNEMLİ
Güvenli bina için çok önemli olan ikinci aşama proje aşamasıdır. Bina yapılmadan önce ne amaçla
kullanılacağı bilinmelidir. Taşıyıcı yükler hesaplanıp ona göre projesi çizilmelidir. Doğru hesaplanmış ve kontrolleri yapılarak onaylanmış bir proje sağlam bir bina için çok önemlidir.
PROJEYE GÖRE MALZEME SEÇİLMELİ
İnşaatta kullanılan malzeme önemlidir. Hazırlanan projeye göre malzeme seçilmeli, dayanıklılık testleri yapılmış, standartlara uygunluk belgesi olan malzemeler kullanılmalıdır. Depremlerin sık ve şiddetli yaşandığı bir yerde kullanılacak malzeme ile aynı tipte bir bina için neredeyse hiç deprem olmayan bir yerde kullanılacak malzemenin dayanıklılık özellikleri farklı olmalıdır. Betonun sınıfı büyüdükçe sağlamlığı artar. Depremlerin yoğun olduğu yerlerde üst sınıf betonların kullanılması gereklidir.
HER AŞAMADA KONTROL
İnşaat yapılırken kontrollü olmak gerekir. İnşaat; eğitimli, bilgili kişiler tarafından gerekli araç gereç kullanılarak yapılmalıdır. İnşaat her aşamada kontrol edilmelidir. Herhangi bir aşamada yanlış yapılan bir şeyler varsa inşaatın devamına hata düzeltilene kadar izin verilmemelidir. Bina hatasız tamamlandığında ise güvenlik testleri yapılarak sağlam olduğuna dair bir raporun verilmesi gereklidir.
Bina tamamlandıktan sonra, içinde yaşayanlar taşıyıcı sistemler üzerinde hiçbir tadilat veya değişiklik yapmamalıdır. Eğer düzeltme çok gerekli ise bu işlem mutlaka konunun uzmanları tarafından yapılmalıdır. Tüm bunların dışında deprem sonrasını da düşünerek binalarımıza zorunlu deprem sigortası yaptırmak yararlı olacaktır.
ZEMİN ETÜDÜNÜ YAPAN İLK BELEDİYEYİZ
Belediye Meclisimizin 15.06.1995 gün 42 sayılı kararına istinaden Jeofizik Mühendisleri Odası ile bir protokol imzalayarak, parsel bazında zemin etütlerini hayata geçiren ilk belediyeyiz. Deprem sonrası yasal bir zorunluluk haline getirilen zemin etütleri, İmar ve Şehircilik Müdürlüğü Zemin Araştırma Biriminde görevli teknik elemanlar tarafından titizlikle arazide yerinde kontrol edilmekte ve ruhsat alma aşamasında zemin etüt raporları onaylanmaktadır”.
