Boğazları düğümlendi, artık sıranın geldiğini anladı ve korkunun ecele faydası yok deyip çıktılar sokağa. Aldılar ellerine tencereyi, tavayı. Sindirilen insanlar birbirine dayanışma içersinde sarıldı. Barikat kurdular elbirliği ile. Ne silahtan korktular, ne de gaz bombasından. Baktılar ki, hepsinin ortak bir derdi var. Baktılar ki, hepsi aynı dilden konuşuyor. Ölüm pahasına yürüdüler. Kentlerin, sokakların kendilerine ait olduğunu haykırdılar. Aslında inanın bana, dünya bile şaşırdı bu işe. Herkes bu halktan (bende dahil) umudunu kesmişti. 3-5 ağaçla bu durumun buraya geleceğini hiç ama hiç kimse tahmin edemedi. Kafaları ısrarla basmayan birileri, sürekli aynı şeyi soruyor? ‘’canım üç-beş ağaç kesilecek diye bu kadar olaya gerek varmıy dı?’’
Bu eylemleri hiç kimse organize etmedi. Hiç kimse böyle bir eylemi organize edemez de. Birilerinin dediği gibi ‘’bir yerlerde düğmeye falan basıldı’’ gibi safsatalara asla itibar etmeyin. Yok memleketi kaosa sürüklemek isteyenler varmış mış. Bırakın bu soytarıca tespitleri de, siz halkın taleplerine bakın. Soruyorum şimdi;
Bir tane medya kuruluşu eylemlerden önce halkın sokağa çıkması için eylem yaptı mı?
Bir tane siyasi parti kalkıp halka sokağa çıkın diye öneride bulundu mu?
ABD veya CIA ajanları mı geldi karıştırdı bu ülkeyi? Ki onlarda en az on yıldır iktidarı destekliyor. Allah aşkına iktidara yalakalık yapanlar, kraldan çok kralcı olmayın. İktidarın en yetkili ağızları bile hatasını kabul edip özür dilerken sizler yalakalık adına, üç beş ihale veya kadro kapma adına, bu milyonların yürüyüşüne çamur atmayın. Korkmayın efendiler bu yürüyüş sınıfsal bir başkaldırı değildir. Devrim falanda olmadı. Ama çok sağlam bir şey oldu. Korku imparatorluğu çöktü. İmparatorun gardı düştü.
Esenlikle Kalın.