En son Gezi olaylarını ve ODTÜ’de ki eylemleri hatırlayın. İktidara karşı açılan toplumsal muhalefet bayrağının en önünde, sol ve sosyalist kesimler bulunmaktaydı. Ön cephede kolluk kuvvetiyle çatışan ve bedel ödeyen gençlerin bir çoğu, üniversite öğrencileriydi. Son on yılın Türkiye’sinde öğrenciler dışında hiçbir kesimden örgütlü bir tepki yok. Bu öğrenciler evlerde siyasi örgütlenme faaliyetleri yaparken asla bayan veya erkek ayrımı yapılmıyor. Bulundukları ortamda cinsellik zaten en son düşündükleri konu. Öğrenci evlerinin asıl derdi, emperyalizm karşıtı bağımsız Türkiye sevdası, sömürü düzenine karşı eşitlik ve özgürlük mücadelesi. Örgüt evi diye nitelendirdikleri öğrenci evlerinde ne kumar oynanıyor ne de fuhuş yapılıyor. Bunu iktidarda çok çok iyi biliyor. Ama korkuyor. Bütün devletin imkanlarını kendine harcayan bir iktidar, öğrenci evlerinden ve buradan yaratılacak toplumsal muhalefetten korkuyor. Bu korkuyu yenmek için çirkin bir tavır sergiliyor. Olayı muhafazakarlık eksenli yürüterek aslında anne ve babalara şu soruyu yöneltiyor. ‘’kardeşim hanginiz kızınızın erkeklerle aynı evde kalmasını ister ? ’’ .. Hangi kız babası veya anası evet diyebilir. İktidar basitlik yapıyor. Tam bir zübükzade filmi. Her fırsatta söylüyorum; siyaset yapmak isteyen her kes en az iki kez dikkatli olarak zübükzade filmini iyi seyretmelidir. Türk siyasi hayatını anlatan en başarılı yapıttır.
İktidar o kadar zekice bir yol izledi ki, muhalefet partileri ve basın bir anda yine ofsayta düştü. İktidarın asıl hedefini bir türlü göremeyecek kadar kör olmuşlar. Bazı köşe yazarları tam bir züppelik örneği gösteriyor. Çünkü tek dertleri yaşamlarına müdahale. Taşeronlaştırmaya, sendikasızlaştırmaya, yolsuzluğa, yoksulluğa ve daha bir sürü kirliliğe karşı bön bön bakıyorlar. Ama mevzu içki veyahut cinsellik olunca, birden hoplayıp zıplıyorlar. Başbakanda bunların verdiği keyif ile bıyık altından gülüyor gülüyor. !
Esenlikle Kalın…